AligülPandoranın Açılan Saçılan Kutusu yazımda çocukken yaşadığım cinsel istismarlardan birinin nasıl hatırıma geldiğini anlatmıştım.  Bu anım bilincimin derinliklerinden kopup yüzeye çıkmıştı. Hikâyedeki birkaç detayı değiştirmiştim. Tabu bir şey ensest. Bununla büyüdük, kuzenine arzu duyamazsın. Kuzenime arzu duymamı kabul edememiştim. Bunu söylersem haksız konumuna düşmekten korktum. Kuzenime arzu duymuş olmam onun tacizini haklı kılmıyor. Bu yüzden…“Hey kuzen, sana bir çift lafım var” yazısını okumaya devam et

© 2007 Pandora’nın Akvaryumu, Kristy İngilizce orijinalinden okumak için tıklayınız. Tüm saldırı biçimlerinden hayatta kalanların iyileşme süreçlerinde birçok benzerlik olsa da, yine de her biri, içinde kendi iyileşme yolunu taşır. ‘Toplu tecavüz’ terimi, iki veya daha fazla kişi tarafından işlenen cinsel saldırı için kullanılır. Toplu tecavüzden hayatta kalanlar için kayda değer bir literatür eksiği varsa…“Toplu Tecavüz” yazısını okumaya devam et

Aphrodite Wounded – Pandys  © 2006  -kısaltılmış- Birkaç iyi araştırma veya birkaç kitaptaki bazı kısa bölümler dışında, ilişki içi tecavüz hakkında bilgi, ilişki içi tecavüz eyleminin kendisi kadar yaygın değil. Cinsel yönden yakın olduğunuz biri tarafından yapılan tecavüz, genellikle “gerçek” tecavüz olarak görülmüyor. Toplum, tehlikeli bir şekilde, kısıtlı bir bakış açısına sahip: “gerçek” tecavüzün ara…“Kocaları veya erkek arkadaşları tarafından tecavüze uğrayan kadınlar için” yazısını okumaya devam et

© 2006 Pandora’nın Akvaryumu, Stephanie  Toplumun geneli tarafından inanılan şey, “gerçek tecavüzler” ve bir de “gri alana” düşenler olduğudur. Gri alan tecavüzü; toplumun, tecavüzü, bir yabancı tarafından işlenen sert eylem olarak kurgulamasıyla doğdu. Bu tecavüz anlayışı, tecavüzü destekleyen mitler etrafında örüldü ve bu, hayatta kalanların yaşadıklarını hiç de yansıtmıyor.Yarım tecavüz veya gri tecavüz diye bir şeyden bahsedersek,…“Gri alan tecavüzü” yazısını okumaya devam et

Aligül, 25 Ekim 2011 Son zamanlarda hem deneyimlerim hem de terapi kitabı beni “dokunmak” ve “dokunulmak” üzerine düşünmeye sevk etti. Kimlere dokunuyorum? Kimlerin bana dokunmasına izin veriyorum? Hangi hislerle dokunuyorum? Bir sürü soru geliyor aklıma. Dokunmak beş duyu organından biri olarak tanımlanıyor. Fil hafızası diye buna derler işte, nerden hatırladıysam! Trans olmak, kadınlardan hoşlanıyor olmam…“kent taç dis! (buna dokunamazsın!)” yazısını okumaya devam et

Aligül, 20 Ekim 2011 Bu senenin başında on yaşındayken uğradığım cinsel istismarın detaylarını anlatan bir yazı yazmış ve bloğuma koymuştum. Şimdi de bu yüzleşmeyi neden ve nasıl yaptığımdan bahsetmek istiyorum. Bu süreçler biraz sancılı oluyor ama aydınlık bir yere varıyor olması –ya da varma umudu- insanı iyi hissettiriyor. Biraz da hayatını ve cinselliğini geri alma…“Utanmadan cinsel istismara uğradım diyebilmek” yazısını okumaya devam et

Aligül, 22 Ocak 2010 Çocukken cinsel istismara uğradığım o yazı yıllarca unutmaya çalıştıktan sonra hatırlamak isteyince “hangi yılda oldu”, “kaç yaşındaydım” tam olarak hatırlayamadım. Dedektif gibi aklımda kalan anıların izini sürmek zorunda kaldım. O yaz’ı unutmayı başarmışım demek ki. Fakat bu başarı bir işe yaramadı. Bu olay en  beklenmedik yerlerde karşıma çıktı. “Lezbiyen miyim? Evet…“Aftermath” yazısını okumaya devam et

Aligül, 26 ocak 2010 Yıllar önce kendime lezbiyen olarak açıldığım zaman da önüme gelmiş ve beni rahatsız etmiş bir olay, trans erkek olarak açıldığımdan beri yine benzer şekilde hayatımı rahatsız ediyor. On yaşlarındayken bir adamın cinsel istismarına uğradım. Ailemin adamın etrafımda dolaşmasına gösterdiği tepki ile bana karşı sert tavırları, onlara bu olaydan hiç bahsetmemem gerektiğini…“Geçmişin kara bulutları” yazısını okumaya devam et

John Fowler – MaleSurvivor“Cinsel istismara uğradım ve ben bir erkeğim!” cümlesini başka nasıl diyebilirsiniz ki! Kulağa basit geliyor değil mi? Yanlış! Eğer erkek cinsindenseniz, YAPMAMANIZ gereken tek şey, kabul etmektir. Damarlarından testosteron akıyor diye, erkeklerin sert olmak zorunda olması, toplumumuzun yanlış kanılarından biridir. Bu yüzden, her zaman yıkılmaz bir dayanıklılık duvarı sergilememiz bekleniyor.Hayatımız boyunca, bize…“Erkek değil miyiz?” yazısını okumaya devam et